Etraf gitgide kararmaya başladı. Artık bu puslu görüşün çevredeki dumandan mı, yoksa ağırlaşan göz kapaklarımdan mı olduğunu kestiremez oldum. Esirdim, yorgundum, bir o kadar da aç ve uykusuz. Kendinizi böylesine umutsuz dakikalar geçirirken bulduğunuzda, inanın " ölüm " lafı bile kulağa ninni gibi geliyor.
Yarı baygın bir biçimde yerde yatarken, artık herşeyin bittiğini düşünüyorum. Ne de olsa birazdan sıra bana gelecek. Düşman askerinin tutsaklarını yaşatmak gibi bir huyu yok. Kaderi kabullenmek mi, yoksa savaşın yorgunluğu yüzünden mi bilmem, artık neredeyse umursamayacak durumdayım. Herşeyin bittiğini düşündüğüm anda, tanıdık bir ses ile irkiliyorum ve kendime geliyorum...
- Kalk dostum, bu kez de ölümden yırttın!
Call of Duty serisi, FPS türünü seven tüm oyuncuların kalbinde vazgeçilmez bir yere sahip oldu. Hele ki klasik 2. dünya savaşı atmosferinden sonra Infinity Ward' un COD hayranlarına sunduğu Call of Duty 4: Modern Warfare ile seri bambaşka bir soluk kazandı. COD 4' ü oynayıp bitirdikten sonra beklentilerimiz serinin modern zamanlı bir senaryo ile devam etmesinden yanaydı. Ama Treyarch' ın 2. Dünya Savaşı ile henüz işi bitmemişti.
Şimdiye kadar gelmiş geçmiş en iyi 2. Dünya konulu FPS oyununu yapacağız...



Evet, Treyarch Studios böylesine kendinden emin bir iddia ile Call of Duty: World at War' u tanıttı. Serinin hayranı ve Modern Warfare' in izlerini taşıyan oyuncular olarak, haliyle bazılarımız bu fikire önyargı ile yaklaştık. Yine de ard arda gelen videolar ile Treyarch bizi World at War konusunda iyi telkin etmiş olacak ki, bir süre sonra çoğumuz bu önyargıyı bir kenara bırakıp merakla World at War' u beklemeye başladık.
Tabii bu konuda Infinity Ward' un Treyarch Studios' a uzattığı dost elini de unutmamak gerekir. Çünkü World at War, tamamen Modern Warfare üzerine geliştirilen bir oyun oldu. Bakalım seri Modern Warfare ile taptaze bir soluk aldıktan sonra, yeniden 2. Dünya Savaşı temasına dönerek nasıl bir gidişat sergilemiş...
Oyunun tek kişilik senaryo modunda Amerika ve Rusya cephelerinde yer alacağız. Oyunun Amerikan cephesinde Pasifik kıyılarında Japonlara karşı yer alırken, Rus cephesinde ise Avrupa' da Almanlara karşı çarpışıyoruz ( zaten FPS oynayıp da Nazi öldürmeden yatarsak gece rahat uyuyamıyoruz değil mi arkadaşlar :P ). Senaryo modunun bölümden bölüme iki cephe arasında yaptığı geçişler ustaca bir biçimde kurgulanmış. Tabii senaryodaki en önemli unsurlardan biri de, oyunda yöneteceğimiz Miller & Dimitri 'nin ölüme bir nefes kadar yakın olduğu bir anda kurtarılması. Evet, bu konuda Treyarch' a hakkını vermek gerekir ki, senaryonun kurgulanma biçimi oyuncuyu savaşın içerisinde hissettirecek kadar güçlü.
Oyunda yer alan mekanlar, kurgulanan çatışmalar ve görevler oldukça sürükleyici. Zaten bu konuda Treyarch' ın World at War ile COD serisini sekteye uğratması düşünülemezdi bile. Mekan tasarımları ve grafikler oyunun sürükleyiciliğini destekleyecek yönde. Ama açık konuşmak gerekirse Modern Warfare' den sonra eski tip silahlarla oynamanın az da olsa eksiklik hissi yarattığını söyleyebilirim. Eh, tabii oyuna yeni dahil olan flamethrower ( alev makinesi ) ve molotof kokteyli gibi unsurları görmek güzel. Ama nedense bombaların önceki COD serilerine göre daha zayıf bir etkisi olduğu izlenimine kapıldım. Yine de silahlar ve silah sesleri 2. Dünya Savaşı ortamını hissetirecek nitelikte.



Oyun boyunca savaşacağınız Alman ve Japonlara değinmek gerekirse, genel olarak yapay zeka başarılı. Hatta bazı yerlerde beklentinizin üzerinde bir biçimde savaşabiliyorlar sizinle. Tabii bazen keklik gibi boş boş sağa sola bakan düşmanlar da görmek mümkün. Ama gözünüze takılacak 1-2 ufak hatayı göz ardı edebilirseniz, Treyarch' ın iddiasını yerine getirdiğini söylemek mümkün. 2. Dünya Savaşı konusunda umarım Treyarch' dan sonra " Bakın bi durun, biz daha güzel 2. Dünya Savaşı konunu FPS yapıcaz " diyen bir firma çıkmaz umarım. Neden derseniz, 2. Dünya Savaşı konusunda doymuş bir oyuncuydum. Treyarch' ın World at War' u iyi bir yemeğin üzerine yenen tatlı gibiydi. Ama bir porsiyon daha ikram edilirse, hazımsızlık yaratacak duruma geldi ( tabii bu dediklerim 2. DS için geçerli, World at War için değil ).
Oyunun en büyük yeniliklerinden biri ise co-op mode ile 4 kişiye kadar senaryo modu desteği. COD oynamayı seviyorum ama gezdiğim, gördüğüm, yaşadığım anca COD muhabbeti yaparken paylaşabildiğim birşey diyorsanız, bu kez senaryo modunu birebir arkadaşlarınız ile paylaşmanız mümkün. Tabii oyunda yer alan Death Card' ları da unutmamak gerekir. Bu Death Card' lar sayesinde oyun içi bazı hileleri aktif etmek mümkün ( örn: kafadan vurduğunuz bir düşmanın patlayarak etrafa hasar vermesi gibi ). Tabii bunlara aslında hile demektense oyuna değişik tatlar ekleyen bir takım eklentiler demek daha doğru olur. Çünkü öyle sıkıştığınızda " God mode ON " gibi bir Death Card edinmeniz pek mümkün değil :)



Co-op modunun yanısıra Modern Warfare ile tanıştığımız zengin Multiplayer moduna da değinmek lazım. Tahmin ediyorum ki daha oyun çıkmadan birçoğunuz oyunu Multiplayer demo olarak denemiştir. Sistem olarak genelde Multiplayer özelliği COD 4 sistemi ile fazlası ile örtüşür durumda. Oynadıkça toplayacağınız XP puanları ile kullandığınız silahların daha çok hasar vermesini, zırhınızı, sağlık durumunuzu vb özellikleri yeniden ayarlamanız mümkün. Ülkemizde oldukça popüler bir biçimde oynanan COD 4' ü çoğunuzun bildiğinizi varsayarak, World at War' daki Multiplayer sisteminin kısa sürede ustası olacağınıza eminim.
Bu arada öldürdüğü Nazi askerlerine üzülenler varsa, senaryo modu sonrası aktif olan Zombie moduna girerek, bu arkadaşların gönlünü almayı deneyebilir :) Evet, şaka bir yana, World at War' un en keyifli yanlarından biri de bu Zombie modu, bu yüzden kesinlikle bu modu pas geçmeyin ;)
Helal sana Treyarch Studios!
Ufak tefek 1-2 aksaklık dışında görsel anlamda olsun, ses ve efektler olsun, hikayesi ve sürükleyiciliği olsun, World at War, Treyarch' ın söz verdiği kadar başarılı bir oyun olmuş. Şimdiye kadar yapılan en iyi 2. Dünya Savaşı oyunu olacak diyorlardı, oldu da. World at War konusunda eksik olan tek şey, Modern Warfare' de karşılaştığımız yeni soluk. Evet, COD serisi 2. Dünya Savaşı konusunda en başarılı örneklere yer veren bir seri, ama Modern Warfare bize gösteriyor ki, COD serisi sadece 2. Dünya Savaşı teması ile sınırlı bir seri değil. Treyarch' a bizlere sunduğu bu güzel oyundan dolayı teşekkür ediyoruz ve Infinity Ward' un geliştireceği yeni Call of Duty' i sabırsızlıkla bekliyoruz.